İç Mimarlıkta Doğru Mobilya Kullanımı
İç Mimarlıkta Doğru Mobilya Kullanımı
Bir mobilya pazarındaki başarısı, o mobilyanın müşterinin gereksinimlerine ne derece uyum sağladığıyla doğru orantılıdır. Tüketicilerin asıl olan ihtiyacını anlamadan tasarlanmış mobilyalar asla satmayabilir. Mesela bir koltuk tasarlıyorsunuz, müşteriler mobilya mağazanıza gelip koltuk modellerine bakıp satın almadan gidiyorlar. Hâlbuki koltuğunuz piyasadaki en kaliteli malzemelerden kumaştan ve işçilikten! Sizce ne oluyor? Eğer üretmiş olduğunuz koltuk; standartların ve insan ergonomisinin dışında ve ancak geniş alanlı salonlara uygunsa doğru bir mobilya tasarımı kategorisinde yer almıyor. Üzerinde çok fazla düşünüp günlerce eskiz yapıp, beğenmeyip ve tekrar tasarımını yaptığınız o koltuk müşterinin ihtiyacını karşılamıyor. Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, fiyatta tenzilat yapın hiçbir işe yaramaz, müşteri o koltuğu kolay rahat almaz. Bu kolay gözüken satış politikası uygulandığında, ürün tasarlayan iç mimarın başarısızlığına yol açıyor.
Durum Odaklı Tasavvur
Son senelerde bu yönetimi kullanıp da başarısız olan bir fazlaca girişime bakanlar farklı yöntemler geliştirdiler. Müşteri kesimlerinin belirlenmesinde “müşterinin ürünü hangi durumlarda kullandığına” bakmak doğru bir yöntem oldu. Müşteri, yaptırmak istediği tasarımı, tasarımın özelliklerini doğru tanımlanmasını sağlar. İstatistiksel veriler pazar büyüklüğünü anlamak için kullanılsa da, tasavvur yapılırken ve tasarımın kullanım yerleri geliştirirken yapılması gereken, müşterinin “ihtiyacına nazaran tasarım” o tasarımın satışının artmasının oranını belirlemekte. Müşteriyi tam memnun eden tasarım, “doğru tasavvur” ancak bu halde odaklanınca tasarlanabilir.
Doğru Analiz
Şehir, kültür ve yapı analizi belirlenmeden tasarım belirlenirse, tasarım-alan kişi uyumu sağlanamaz ve satış cılız olur. Belki müşteri tasarımlarınıza bakar fakat almadan gider. Tasarımınız oldukça iddialı olsun, fakat alan kişi yaşam alanına uygun bir tasarım arıyorsa “hayal” satın alan için tasarımlıktan menfaat. Koltuk tasarımı sizce her mekana ahenk sağlayabilir bununla beraber müşterinizin iç mekanına da ahenk sağlarsa yapmış olduğunuz işlerde satın alan memnuniyetini ele geçirmiş olursunuz.
Doğru Yöne Gitmek
Başarıyla başarısızlık arasındaki fark işin ayrıntılarında yatmaktadır. Tasarımcılar olarak hepimiz, bu söyleşimde anlattığım ve rahat benzer biçimde görünen bu kavramı bildiğimizi düşünsek bile birçok tasarımcının “ihtiyacı doğru bir şekilde okumaktan” çıktığı yolun başından başarısızlığa tutsak olmuş işlere saplandığını görüyorum. İhtiyacı doğru okuyabilmek, tasarımcı açısından doğru çözümü yaratmaya yönlendirir. Yapılan işleri doğru yöne sürükler. Doğru çözüm ise alan kişi memnuniyetini kazanmayı sağlar. Tasarımcıyı ilerlemeye sürükler.
0 Yorum